Emanetin öyküsünü anlatacaklar

Milli duygularımızın en güzel ifadesini yansıtan İstiklal Marşı’mızın Bilinmeyen Hikayesi, Tekfen Filarmoni’nin İstanbul ve Ankara’da vereceği 100. Yıl Konseri ile sanatseverlerle buluşacak.

İSTANBUL (İGFA) - Tekfen Filarmoni, Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yıl dönümünü, çok özel bir konserle kutlamaya hazırlanıyor. İstiklal Marşı’mızın pek bilinmeyen hikayesinin anlatılacağı konserde, Mehmet Akif Ersoy’un Milli Mücadele Dönemi’nde kaleme aldığı şiirin 12 Mart 1921 tarihinde milli marş güftesi olarak kabulünün ardından, bu sözler üzerine açılan beste yarışmasına katılan eserlerden bazıları, tekrar hayat bulacak.

100’den fazla bestecinin başvurduğu yarışmada değerlendirmeye tabi tutulan  55 besteden 11 tanesinin notasına ulaşılarak oluşturulan bu muhteşem seçki, 25 Ekim’de Ankara’da, 28 Ekim’de ise İstanbul’da nerdeyse 100 yıl sonra ilk kez yeniden icra edilecek.

Sahnede 120 kişinin sanatını icra edeceği görkemli temsilde, kendi alanlarında ülkemizin en saygın ve sevilen sanatçıları yer alacak. Bu çok kıymetli 11 bestenin ve İstiklal Marşı’mızın bilinmeyen hikayesinin Yiğit Sertdemir, Ceyda Düvenci ve Mert Fırat tarafından anlatılacağı 100. Yıl Konseri’nde Şef Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni’ye, Şef Masis Aram Gözbek yönetimindeki MAGMA Filarmoni Korosu da eşlik edecek.

EMANETİN ÖYKÜSÜNÜ CEYDA DÜVENCİ, MERT FIRAT VE VE YİĞİT SERTDEMİR ANLATACAK

Cumhuriyet fikrinin ve temellerinin, ilan edilmesinden çok daha öncesinde atıldığını hatırlatan Tekfen Vakfı Genel Müdürü Dori Kiss Kalafat, “Mehmet Akif Ersoy’un şiiri Meclis’te ilk okunduğunda, tekrar tekrar okutulup dakikalarca alkışlandığı bilgisi Meclis tutanaklarında mevcut. Milli marşın güftesi olarak kabul edilen şiir üzerine beste için açılan yarışa gönderilen eserlerin hepsinin ayrı bir hikayesi var. Yüzden fazla katılım olduğu bilinen yarışmada değerlendirmeye alınan 55 eser vardı. Bu eserlerden 11’inin orijinal notalarına, araştırmacı yazar Mehmet Altun’un devlet ile özel arşiv ve sahaflarda yürüttüğü araştırmalar sonucunda ulaştık. Ardından eserlerin orkestra düzenlemeleri çağdaş Türk müziğini başarıyla temsil eden günümüz kompozitörleri tarafından özüne sadık kalınarak hazırlandı” dedi.